Soğuk Havalarda Risk Artıyor: Yüz Felcinde Erken Müdahale Hayat Kurtarıyor
Bell paralizisi, en yaygın yüz felci türü olarak soğuk havalarda artış gösteriyor. Uzmanlar, ilk 72 saat içinde başlanan tedavinin başarı oranını yüzde 90’a çıkardığını belirtiyor. Göz sağlığının korunması ve erken müdahale, kalıcı hasarların önüne geçebiliyor.

Soğuk Havalarda Risk Artıyor: Yüz Felcinde Erken Müdahale Hayat Kurtarıyor
BİLGE DOKTOR / TÜRKİYE
Bell paralizisi soğuk ve rüzgârlı havalarda artıyor, ilk 72 saat çok kritik
Kış aylarında yüz felci vakalarında gözle görülür bir artış yaşanıyor. En yaygın yüz felci türü olan Bell paralizisi çoğunlukla ani gelişiyor ve bireyde hem estetik hem işlevsel sorunlara neden olabiliyor. Güneşli Erdem Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Cengiz Çelikyurt, bu sağlık sorununun doğru zamanda ve bilinçli şekilde müdahale edildiğinde büyük ölçüde tedavi edilebildiğini vurguluyor.
Bell paralizisi yüz felçlerinin yüzde 80’ini oluşturuyor
Bell paralizisi, yüz sinirinin ani etkilenmesi sonucu ortaya çıkan ve en sık görülen yüz felci türü olarak biliniyor. Genellikle yüzün bir tarafında mimik kaslarının işlevini kaybetmesiyle kendini gösteren bu rahatsızlık, ilk 48 saat içinde hızla ilerleyebiliyor. Göz kırpma zorluğu, ağız kenarında sarkma ve yüz asimetrisi en sık karşılaşılan belirtiler arasında yer alıyor.
Yüz siniri sadece estetik değil, yaşamsal işlevler de taşıyor
Yüz siniri, beynin sapından çıkarak iç kulaktan geçip yüz kaslarına kadar uzanır. Mimik kaslarının yanı sıra tat alma, gözyaşı ve tükürük bezleri gibi işlevleri de kontrol eder. Bu nedenle Bell paralizisi yalnızca dış görünümü değil, yaşam kalitesini de doğrudan etkileyen bir durumdur. Gözün kapanamaması durumunda kornea hasarı ve kalıcı görme kaybı gelişebilir.
Herpes virüsü en güçlü şüpheli
Bell paralizisinin kesin nedeni henüz bilinmese de en sık şüphe edilen etken Herpes simpleks tip 1 virüsüdür. Bu virüsün yeniden aktif hale gelerek sinirde şişmeye ve kanal içinde sıkışmaya neden olduğu düşünülüyor. Enfeksiyonlar, travmalar, bağışıklık sistemi hastalıkları ve gebelik de risk faktörleri arasında yer alıyor.
İlk 72 saatlik tedaviyle başarı oranı yüzde 90’a çıkıyor
Yüz felci tedavisinde zamanlama hayati önem taşıyor. Op. Dr. Cengiz Çelikyurt, tedaviye ilk 72 saat içinde başlanmasının iyileşme sürecini belirgin şekilde olumlu etkilediğini belirtiyor. Kortikosteroid tedavisi, özellikle 16 yaş üzerindeki hastalarda yüz fonksiyonlarının geri kazanımında yüksek başarı sağlıyor. Ağır vakalarda antiviral tedaviyle kombine yaklaşımlar da uygulanabiliyor.
Cerrahi müdahale sınırlı ama umut verici
Hastaların yaklaşık yüzde 70’i kendiliğinden iyileşse de yüzde 15’lik bir kesim kalıcı fonksiyon kaybı riski taşıyor. Özellikle elektrodiagnostik testlerde sinir dejenerasyonunun yüzde 90’ı aştığı vakalarda cerrahi dekompresyon uygulanabiliyor. Bu müdahale, zamanında yapıldığında yüz fonksiyonlarının geri dönüşünü önemli ölçüde destekliyor.
Sinkinezi iyileşme sonrası ortaya çıkabiliyor
İyileşme döneminde sinir liflerinin yanlış bağlantılar kurması sonucu istemsiz kas hareketleri gelişebiliyor. Bu komplikasyon, Bell felci geçiren her beş hastadan birinde görülüyor ve sosyal yaşamı zorlaştırabiliyor. Gülümseme sırasında göz kasılması veya yemek yerken gözyaşı gelmesi gibi semptomlar, en sık karşılaşılan örnekler arasında.
Göz sağlığı ihmal edilmemeli
Bell paralizisi sırasında gözün kapanmaması, kornea kuruluğu ve hasarına neden olabilir. Bu nedenle tedavi sürecinde nemlendirici damlalar ve gece kullanılan göz bandajları büyük önem taşır. Göz bakımının ihmal edilmesi durumunda kalıcı görme kaybı riski doğabilir.
Yüz felci her yaşta görülebilir ancak 40-50 yaş aralığında daha yaygın
Kadın ve erkeklerde eşit oranla görülen Bell paralizisi, genellikle 40-50 yaş arasında ortaya çıkıyor. Toplumda yılda her 100 bin kişiden 20-40’ı bu rahatsızlığı yaşıyor. Hayat boyu yüz felci geçirme riski ise yüzde 1.5 seviyesinde. Diyabet hastaları ise bu durum açısından daha yüksek risk taşıyor.
Korunmak için yüz bölgesi soğuktan korunmalı
Soğuk hava ve rüzgâr, yüz sinirini hassaslaştırarak felç riskini artırabiliyor. Bu nedenle özellikle kış aylarında açık alanda çalışan ya da uzun süre dışarıda kalan bireylerin yüzlerini korumaları öneriliyor. Stresten uzak durmak, bağışıklık sistemini güçlü tutmak ve erken belirtilerde hemen uzman görüşü almak da koruyucu önlemler arasında yer alıyor.